Radikal Kitap‘ın dünkü sayısında ilginç başlıkla bir yazı çıktı.

Fidel yoldaşın “lüks” yaşamı.

Zenginliğin ve para harcamanın en akla gelmedik yollarını bulup, üreten ve bunu yaşayan burjuva kültürü nedense kendi dışındakilerin benzer yaşadıklarına tahammülü yok ya da başka bir gözle göstermeyi seviyor.

Solcular, devrimciler ısrarla gecekondularda, hayatları manastır yaşamına yakın, kendilerini bir ideal uğruna feda etmiş, dünyevi zevklerden uzak bir yaşam süren kişiler olarak gösterilmeye çalışılıyor.

Aslında bu tek başına burjuvazi tarafından da yaratılmış bir algı değil. Elbette karşılıklı bir ilişkinin sonucu olarak solcular, devrimciler, sosyalistler karşıt oldukları dünyaya meydan okurcasına burjuva zevklerinden kendilerini uzak tutacak bir yaşam seçiyorlar.

Bu elbette maddi bir nedenselliği olan bir gerçekliktir aynı zamanda.

Solcular, devrimciler, sosyalistler sınıfsal olarak  yoksulların arasında yaşayan kişilerdi. Hem oraya bağlıydı hem de onların içinden geliyordu doğal olarak.

Yoksulluğun, ezilmişliğin ürünüydü solcu olmak.

Özellikle soğuk savaş döneminde devrimci yaşam kültürünün bir parçası olarak dünya nimetlerinden ve zevklerinden uzak duran bir hayat biçimi doğdu, gelişti.

Avrupa’daki zenginliğin bir parçası olarak, hem küçük burjuvazi hem de dünya görüşünü sosyalizmden yana koymuş burjuvazi kökenli insanlar geldikleri yaşam şeklini terk ederek bir çeşit manastır hayatına kendilerini zorladılar.

Bu da bir çeşit yabancılaşmayı doğurdu.

Sosyalizm fikri kapitalizme karşıt olarak doğmuştur; sömürüyü ortadan kaldırmayı, yoksulluğu, ezilmeyi engellemek üzere bir ideoloji geliştirmiştir, onlar için vardır ancak sosyalizm kapitalizmin fikri anlamda kendisini aşan ve insan gelişiminin düşünsel anlamda çok daha gelişmiş bir seviyesine karşılı gelirken yaşam şekli olarak yoksullukla, snırlı bir hayat sürerek ölçülendirilmesi düşünülebilir mi?

Sosyalizm fikri eşitlik, paylaşım üzerine kurulmuştur.

Münzevi bir hayata dair değil.

Dünyevi zevklerden herkesin eşit derecede yararlanmasını idealize eder. Onları yok etmeyi değil.

Bir tekne ile Akdeniz’in sularına insanın sevdiği bir insanla birlikte açılması bugün burjuva zevki olarak biliniyor, yaşanıyor olsa da bu tamamen insani bir arzudur.

Burjuva dünyasının sadece kendisinin yaşadığı, paylaştığı sosyete aslında bütün insanlığın yaşama isteğinde olduğu bir doğallıktır.

Hayat zaten böyle yaşanır ve keyif alınır.

Solu, sosyalizmi gecekondu mahallerine, yoksuluğa, yoksunluğa mahkum edenler zihniyet olarak bir taraftan gelişmemişlerdir diğer taraftan onun güzel tarafını göstermek istemeyenlerin ekmeğine yağ sürmektedir.

“Castro, siyah deri koltuğunda oturup en sevdiği içki olan Chivas Regal’i içerdi.”

Ne içmesi gerekiyordu ki?

“Limanında Angola ahşabından son derece lüks bir yatın demirlendiği adada…”

“Fidel Castro’nun Havana’daki evindeyse bowling salonu, basketbol sahası ve tam teşeküllü bir sağlık merkezinin yanı sıra lüks bir bungalov ve özel bir marina bulunuyor kitaba göre.”

Kitabı okumuş değilim.

Ancak alıntılanmış bu bilgiler bile kitapla ilgili bize bir fikir veriyor.

Hepimiz bu dünyadan keyif almak istiyoruz. Meselemiz bu keyfi nasıl sürdüğümüz değil, neden yaşayamıyor olduğumuzdur?

Bir tarafta paralarını nerede gizleyeceklerini bile şaşırmış küçük bir azınlık diğer tarafta ayda 1.750 TL’ye yerin 2,5 kilometre altında çalışmaya mahkum ve her an ölümle burun buruna hayat mücadelesi veren, yaşamak için bankalara borçlanan ve hatta bir dizi ihmallikler sonucu ölen çok büyük bir kitle.

Neden bu şekilde yaşamaya muhkumuz?

Kader, fıtrat neden değiştirilemiyor?

Castro yoldaş lüks yaşamı değil, nasıl yaşanması gerektiğini gösteriyor.

Gecekondu yaşamı devrimcilik, solculuk, sosyalistlik değildir! Aksine onu değiştirmeyi, dönüştürmeyi, zenginleştirmeyi hedefler.

http://twitter.com/uzaygokerman

uzaygokerman@gmail.com

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: