13 Şubat günü Enver Aysever’in YouTube kanalındaki yayının bir bölümünü izledim. “Grotesk Orhan” manşeti attığı kısım oldukça ilginçti. Bir blog yazmak için ilham oldu. Orhan Pamuk'un The New York Times için yazdığı yanının linkini en alta ekliyorum. Yazıya konu olan kısmın ekran görüntüsü ile devam edelim. Grotesk kelimesinin son zamanlarda yaygın kullanım şeklinin Orhan Pamuk’un yaptığı …
Nicolas Poussin – Pan’ın Zaferi 1638-39
"Poussin tablosu bir eğretileme olarak resmedilmişti. Özgüllüklerinden büyük duyumsal zevk alınarak yapılan insan figürleri ve manzara, bir yandan da genel bir fikre, zevkin toplumsal rahatlatıcılığı fikrine katkıda ve atıfta bulunuyorlar; herkesin çıkarının ortak olması nedeniyle her türlü kısıtlamadan kurtulmuş bir yaşama duyulan özlemi ortaya koyar bu fikir. Bu zevk, salt cinsel bir düzeyde ya da …
AQ
Başlığı görünce aklınıza hemen sosyal medya jargonuyla küfür ettiğim gelmiş olabilir. Ama öyle değil, bu başka bir kavram. Gençlik yıllarımda IQ denen bir fenomenle etrafımız kuşatılmıştı. Bize bunun ortalama "zeka ölçüsü" olduğunu öğrettiler. Zeka önemliydi, zekasını kullanan, akıllı insanlara ihtiyaç vardı çünkü. Orta yaşlara geldiğimde beni çok daha fazla ilgilendiren bir başka kavram hayatımıza giriverdi. …
Terliği ters giymek…
Oğuz Atay Günlük yazımına şu cümlelerle başlar; "Selim gibi, günlük tutalım bakalım. Sonumuz hayırlı değil herhalde onun gibi. Canım insanlar! Sonunda, bana, bunu da yaptırdınız." Bunun benim tarafımda nereye bağlanacağı belli... Bundan 33 yıl önce henüz daha Tutunamayanları okumamış, haliyle de Oğuz Atay ile tanışmamışken günlük yazmaya başlamıştım. Demek 17 yaşındaymışım. O zamanlar hayata ne …
2019’a girerken… İyi seneler…
Bir yılı daha geride bırakıyoruz. 2018 zor sene oldu benim için; neredeyse her gününü tek tek öğrenilmiş derslere dönüşecek sıkıntılar, sorunlar, zorluklarla yaşadım. 2017'yi tamamlarken yeni romanım Gamzeda'nın heyecanını duyuyordum. Ancak geri dönüşü fazlasıyla hayal kırıklığı bir eser oldu. Bu ülkenin şartları ve gerçeği ile bir kere da yüzleşmiş oldum. Ama yılmadım, geride bırakmaya hazırladığımız …
Aklımızı ‘bilgi’ mi yoksa ‘ego’ mu besliyor?
Dün işyerimdeki asker emeklisi idari işler şefi yemekte başından geçen bir şeyi anlattı. Bilindiği gibi devletin diğer kurumlarında olduğu gibi askerlikte de bir iç hizmet yönetmeliği vardır. Yönetmelik garnizonun içinden dışına askerin bütün süreçleri nasıl yaşayıp, hareket edeceğini tarif eder. İdari işler şefimiz dönem arkadaşı bir subayın bu yönetmeliğe karşı duruşunu özetledi. Subay arkadaşı her …
"Aklımızı ‘bilgi’ mi yoksa ‘ego’ mu besliyor?" okumaya devam et
İnsanı “değer” olarak görmeyen “Kaynak”
2013 yılına işsiz girişim ve ilk iki ayın profesyonel anlamda iş arayışı içinde geçmesi derinden sarsıcı etkilerini beraberinde getirdi. İş aramak günümüzde başka bir şeye dönüştü. Her şey profesyonel anlamda daha çok çeşitlenmesine, üzerinden kafa yorulmasına rağmen "İnsan Kaynakları" dediğimiz departman doğru insan seçme konusunda gerekli yetkinliğe ulaşamadı. Çünkü insan bir "değer" olarak görülmüyor. Hatta …
Kek yapalım mı?
2013’ten geride kalanlar-2
Geride bırakmaya hazırlandığımız 2013 yılında çektiğim fotoğrafları paylaşmaya devam ediyorum. Bu fotoğrafların bir özelliği tamamının cep telefonu ile çekilmiş olmasıdır. En dramatik fotoğraflardan biri yıllar sonra "işsiz" kalmam nedeniyle İşkur'a yaptığım başvuruyu gösteriyor. Bu duruma sebep olanlar asla unutulmayacaklar. İşsizliğin yarattığı 62 günlük boşluğu fotoğrafların doldurması ayrı bir güzellik oldu diyebilirim.
2013’ten geride kalanlar-1
2013 yılı içinde çekip http://instagram.com/uzaygokerman adresinde paylaştığım fotoğraflardan bir seçki...