Türkiye’de yeni “nihilizm”


"Yumurtasından çıktığı kabuğunu beğenmezmiş" diye deyim vardır. Doğrudur, belki de gelişimin motor güçlerinden, içgüdülerinden bir tanesidir bulunduğu konumu, şekli, ortamı, fikri, düşünceyi beğenmemek ve onu değiştirmek ideali. Hepimiz ergenlikte ailemizle çatışmaya girdik. Sonra büyüdük şimdi aynısını çocuklarımız bize karşı yapıyorlar. Farkını ortaya koymak bir varoluş sorunudur; özünde de geliştiricidir. Kuşkusuz bunu nasıl gerçekleştiriyor olduğunuz, hangi …

Parçalananların parçalayanların müttefiki haline gelmesi halkların trajedisidir


Saddam'ı İran Rejimine karşı batı destekledi. Bu Irak ile İran arasında kazananı belli olmayan ve sekiz sene süren anlamsız savaşa neden oldu. Saddam'ın varlığı Kürtler ve Şiiler için büyük bir tehditti. Yıllarca süren katliamlar (kimyasal silah) yaşandı. Saddam'ın idam nedeni Kürtlere uyguladığı şiddetti. Saddam'ın yargılanması ve idamı bugünkü şiddet ortamının aynı zamanda fitilini ateşleyen şey …

Türkiye’de yazar olmayı kimler belirliyor?


Oğuz Atay, Tutunamayanlar'ı yayınevine gönderdiğinde kitabın basılması için bazı kısımlarının çıkarılması talebiyle karşılaşmıştır. Editöre göre "bu bölümler hem çok uzundur hem okuyucu için gereksizdir." Yazar o gün kitabı için direnmiş ve bugün okumaktan çok büyük keyif aldığımız haliyle kalmasını sağlamıştır. Tutunamayanlar hala bir kısım eleştirmenler için hem okunması, hem anlaşılması hem de kabul edilmesi çok …

Türkiye’de inşaatlar neden sorun üretiyor?


Dünyada ekonominin motor güçlerinden biridir inşaat;Türkiye için "merkez güç, ana kumanda odasıdır" diyebiliriz. Endüstrinin her geçen gün etkinliğini yitirdiği ortamda insan kaynaklarından tutun da bankacılığa, sigortacılığa, hukuka kadar aklınıza gelebilecek her türlü işin içinde inşaat vardır. Adını daha önce ilaç, bisküvi, içeçek, bankacılık ve özellikle de tekstil sektöründe duyduğunuz bir çok holding bugün eski fabrika arazilerine …

Denizin Hikayesi; Mahur bestenin ezgisi olmuş.


Adam olmanın ne kadar zor olduğunu bildiğimiz bir dönemde tek başına kadın olarak var olma, yaşama mücadelesi başlı başına bir iş olsa gerekir. Kadın olmak! Kapitalizm önce insanı feodal bağlardan kurtardı; sonra tek başına hareket edebilme yeteneğine sahip birey yarattı. Birey her ne kadar insanı tarif eden bir kelime, kavramsa da aslında erkeğin tragedyasından başka bir şey değildi. …

Ortadoğu’da çözüm: Batı aldıklarını geri verecek, paylaşacak!


Amerika'nın Irak'a saldırmasının lojistik desteğini sağlayacak olan Türkiye topraklarının kullanılmasıyla ilgili Meclis'e gelen tezkerenin reddedilmesinin ne kadar önemli bir hamle olduğunu bugün bir kere daha anlıyoruz. O tarihte tezkerenin geçmesi için görünürde ya da geri planda destek verenler bugün kapıya dayanmış başka sorunla karşı karşıya kalmanın çelişkisiyle baş başalar. Emperyalizmin Ortadoğu'yu düzenleme sevdası 150 yıldır aralıksız …

Sosyal Medya demokratikleşmenin gücü oldu.


Sn. Vuslat Doğan Sabancı Medya Zirvesi 2014 kapsamında gerçekleştirilen tartışmada Sosyal Medya'nın gücünden söz ederek, okurun sürece dahil edildiğiHürriyet Sosyal isimli projeyi anlatmış. Gezi Olayları sonrasında hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığını, okuyucunun sürece aktif olarak katıldığını, yazdığını, çizdiğini ve bunun da ne kadar dinamik bir etki yarattığının altını çizmiş. Aslında bu süreç Gezi Olaylarıyla başlamıyor. …

Liberalizmi anlamayan aydınımızın AKP ve Türkiye yanılgısı


2010 Referandumu öncesinde AKP’nin Türkiye’de demokrasinin yerleşmesi ve gelişmesine yönelik öncü rol oynayacağıyönünde özellikle bir kısım seçkin aydın kesiminde güçlü bir beklenti vardı. Bu beklenti “yetmez, ama evet” şeklinde kendisine bir de slogan üretmişti. Ülkemizde bu aydın kesimin ilk ve son yanılgısı olmayacaktır. Çünkü aydınımız gerçekte gücünü hala kendisinden değil, dışarıdan alıyor, besleniyor. Türkiye ve …

AKP, CeHaPe muhalefetini çok arayacaktır


Tarihsel anlamda kapitalizmin dünyadaki erki 1789 Fransız Devrimi'yle başlıyor. Bu referansla 225 yıldan beri dünyadaki egemen ekonomik yapı, sistem, üretim ilişkisi olduğunu söyleyebiliriz. Kuşkusuz kapitalist üretim ilişkileri bir gecede kurulmadı. Ortaçağ’ın kapanıp, Yeniçağ’ın başladığı İstanbul’un fethi olan 1453'de önemli tarihi referanslardan biridir. 1453 ile 1789 yılları arasında tam 336 yıl boyunca feodalite yavaş yavaş yerini …

“İnşallah öbür tarafta Türkiye yoktur!”


Bu sözü okuduğumda içimden bir şeyler koptu sanki. Sanılmasın ki bu ülkede yaşadığım içim pişmanlık duyuyorum; aksine yurdumu çok seviyorum. Mesele de bu olsa gerekir. Böylesine güzellikler dolu bir coğrafyanın nasıl olup da insanlara sürekli mutsuzluk, umutsuzluk, karamsarlık veriyor gerçeği tam bir çelişkidir. Hayatı çekilmez kılan şey ne? Neyi paylaşamıyoruz? Neden paylaşamıyoruz? Hatırladığım ilk felaket …