AKP iktidarını mutlakiyete dönüştüren ortaklıklar


Hiç kuşkusuz AKP 2002 yılında iktidar olduğunda bir çok entelektüel donanımdan yoksun bir örgüttü. Ekonomik anlamda liberal politikaların hayata geçirilmesiyle ilgili detaylarda bile yeterince bilgi sahibi olmadığı bir gerçektir. Bu nedenle de kendisinden daha donanımlı oluşumları, yapıları, örgütlenmeleri sürece dahil etmesi gerektiğini pragmatik olarak biliyordu, hissediyordu. Aydınlarla kurduğu ilişki bu bağlamda değerlendirilmelidir. Her ikisinin de …

Liberalizmi anlamayan aydınımızın AKP ve Türkiye yanılgısı


2010 Referandumu öncesinde AKP’nin Türkiye’de demokrasinin yerleşmesi ve gelişmesine yönelik öncü rol oynayacağıyönünde özellikle bir kısım seçkin aydın kesiminde güçlü bir beklenti vardı. Bu beklenti “yetmez, ama evet” şeklinde kendisine bir de slogan üretmişti. Ülkemizde bu aydın kesimin ilk ve son yanılgısı olmayacaktır. Çünkü aydınımız gerçekte gücünü hala kendisinden değil, dışarıdan alıyor, besleniyor. Türkiye ve …

“Yeminimi bozdum, hepinizi öldüreceğim!”


Önceki gece twitter üzerinden gelişmeleri takip ederken bir fotoğraf düştü ekrana, sonra o fotoğraf çoğaldı, başka açılardan çekilmiş görüntüler de geldi. Yerde yatan bir adam vardı ve başından akan kan bütün bedenini geçerek yola doğru süzülüyordu. Adam kendi kanının içinde yüzüyordu. Demek ki yeterince orada o halde yatmıştı. İşin en garip, tuhaf, dramatik ve acı …

AKP, CeHaPe muhalefetini çok arayacaktır


Tarihsel anlamda kapitalizmin dünyadaki erki 1789 Fransız Devrimi'yle başlıyor. Bu referansla 225 yıldan beri dünyadaki egemen ekonomik yapı, sistem, üretim ilişkisi olduğunu söyleyebiliriz. Kuşkusuz kapitalist üretim ilişkileri bir gecede kurulmadı. Ortaçağ’ın kapanıp, Yeniçağ’ın başladığı İstanbul’un fethi olan 1453'de önemli tarihi referanslardan biridir. 1453 ile 1789 yılları arasında tam 336 yıl boyunca feodalite yavaş yavaş yerini …

“İnşallah öbür tarafta Türkiye yoktur!”


Bu sözü okuduğumda içimden bir şeyler koptu sanki. Sanılmasın ki bu ülkede yaşadığım içim pişmanlık duyuyorum; aksine yurdumu çok seviyorum. Mesele de bu olsa gerekir. Böylesine güzellikler dolu bir coğrafyanın nasıl olup da insanlara sürekli mutsuzluk, umutsuzluk, karamsarlık veriyor gerçeği tam bir çelişkidir. Hayatı çekilmez kılan şey ne? Neyi paylaşamıyoruz? Neden paylaşamıyoruz? Hatırladığım ilk felaket …

Kaderi, fıtratı nasıl değiştireceğiz?


Yaşadığımız felaketlerin önüne geçebilmek için alınacak önlemlerle birlikte eğitimin ön planda olması gerektiği konuşuluyor. Peki nedir bu eğitim, nasıl eğiteceğiz insanımızı? Önceki gün Çalışma Bakanı çıktı ve 2012 yılında yürürlüğe giren İş Güvenliği ve İşçi Sağlığı yasasından ve ona bağlı yönetmeliklerden söz etti. Çok şükür Cumhuriyetimizin kuruluşundan itibaren yasa çıkarma konusunda becerikliyiz. Zamanında evimizde telefonu …

Bir toplumun gelişen duyarlılığı, direnişi…


Evet Türkiye’ye bir şeyler oluyor... Değişiyor, kabuğunu atıyor,üzerine yıllardır giydirilmeye çalışılan "deli gömleğini"yırtıyor, başka bir boyuta geçiyor; duyarlılığı artıyor, bilinçleniyor. Ve bu haliyle güzelleşiyor. İşin en ilginç tarafı nedir biliyor musunuz? Bunu 12 yıllık AKP iktidarı kendi eliyle oluşturuyor. Ancak, her fırsatta Türkiye’yi yeni baştan dizayn ettiğini, kurduğunu ve inşa ettiğini söyleyerek meydanlarda gövde gösterisinde …

Neden öldüklerini halkımıza anlatmasını da biliriz!


Bu sorunun cevabı var mı? Neden ölüyoruz biz? Ve neden hep biz ölüyoruz? Hayat bu kadar basit ve hayatımız bu kadar kolay vazgeçebileceğimiz bir değer mi? Evet, hep biz ölmeye devam edeceğiz, hayatımız birilerinin inisiyatifinde sürekli harcanacak bir meta olmayı sürdürecek. Çünkü para kazanma, daha fazla kazanma ve bunu paylaşmama hırsının en güçlü karşılığının görüldüğü …

Nedir tutunamamak meselesi?


Başbakan tarihi yeniden yazmaya kararlı ya edebiyatımızın baş yapıtlarından bir tanesi Tutunamayanlar'ı yeniden yorumluyor, bütün anlamını içeriğini, kurgusunu bozuyor. Buradan çıkacak en güzel sonuç belki de toplumun Oğuz Atay okumamış geri kalan unsuralarının bu büyük yazarın adını Başbakan'ın ağzından duyarak, ilgi göstermesi ve okumaya yönelmesi olur. Ne diyor Erdoğan; "200 yıl boyunca bu toprakların asli …

Facebook aşklarının gerçekliğini nasıl bileceğiz?


Sanal ortamın yarattığı yakınlaşmalara dair en güçlü araç olan Facebook'un yarattığı yeni ilişki biçimi üzerine konuşmaya devam edelim. "Facebook Aşkları" artık sosyal bir olgu olarak gündemimizdedir. Her an herkesin kapısını çalabilir. Kimse "ben çok sağlam duruş sergiliyorum, bunun etkisine girmem" diyemez, çünkü öyle ya da böyle bu bir çeşit ilişki biçimidir ya da yoludur. İnsan …